Baba yadigarına gözü gibi koruyor

Mehmet Yılmaz’ın gazetecilere konuştu, Rahmetli babam Mısır Çarşısı’nda makineyi görüyor, ‘ben bununla köyde ekmek yerim’ diyerek alıp köye götürüyor. Babam bana geldi ‘oğlum, senle bu işi yapalım’ dedi. Çünkü ailenin büyük oğluyum iki kardeşim daha var. İlk fotoğrafı babamla beraber çektik. İşi öğrenince bizim elimizden makine düşmez oldu. Çevre okullarda çocukların fotoğrafını çektik"

Bartın’ın Ulus ilçesinde yaşayan 61 yaşındaki emekli Mehmet Yılmaz, babasının ve kendisinin uzun yıllar geçimini sağladığı yarım asırlık fotoğraf makinesine gözü gibi bakıyor.

Yılmaz'ın vefat eden babası Mehmet Yılmaz 1967 yılında İstanbul Mısır Çarşısı'ndan fotoğraf makinesi satın aldı.

Uzun yıllar babasıyla birlikte ilçenin civar köylerinde ve fotoğrafçılık yaparak geçimini sağlayan Yılmaz, anılarını biriktirdiği fotoğraf makinesinin torunların da saklamasını istiyor.

Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, fotoğraf makinesinin günümüz şartlarında maddi değeri olmasa da, manevi değerinin oldukça yüksek olduğunu söyledi.

İLK FOTOĞRAFI BABAMLA BERABER ÇEKTİK

Yaşadığı sürece makineyi saklayacağını belirten Yılmaz, “Babam bu makineyi satın aldığında ben 10 yaşında ilkokul 4’ncü sınıfa giden bir çocuktum. Rahmetli babam Mısır Çarşısı’nda makineyi görüyor, ‘ben bununla köyde ekmek yerim’ diyerek alıp köye götürüyor. Babam bana geldi ‘oğlum, senle bu işi yapalım’ dedi. Çünkü ailenin büyük oğluyum iki kardeşim daha var. İlk fotoğrafı babamla beraber çektik. İşi öğrenince bizim elimizden makine düşmez oldu. Çevre okullarda çocukların fotoğrafını çektik.” diye konuştu.

70’li yıllarda yurt genelinde nüfus cüzdanlarının değişimi sırasında çok iş yaptıklarını belirten Yılmaz, şunları söyledi:

“O yıllarda bir makine yetmedi, biz ikinci makineyi aldık. Biz dönüşümlü olarak sağda solda civar köylerde fotoğraf çektik. Onun için bu makinenin bendeki manevi yer çoktur. O zaman çalıştık ekmek yedik, geçimimizi sağladık. Benim 4 çocuğum var, bu makine sayesinde 91 yılına kadar gurbete çıkma ihtiyacı hissetmedim. Torunlarım bu makineyi gördüklerinde soruyorlar. Biz üç kuşak fotoğrafçılık yaptık, babam birinci ben ikinci çocuklarım da üçüncü kuşak.”

Yılmaz, çocuklarımda İstanbul’da düğün salonlarında eğlence programlarında fotoğrafçılık yaptığını sözlerine ekledi.